Türk Sinemasında Kadın Yönetmenlerin Yeri ve Eserleri

Adı : Türk Sinemasında Kadın Yönetmenlerin Yeri ve Eserleri

Türk sinemalarında kadın yönetmenler, erkek yönetmenler kadar önemli bir yere sahiptir. Belki de bu alanda yer alan en tanınmış isimlerin başında belki de ülkemiz sinemasının birçok ödülüne damga vuran Nuri Bilge Ceylan'dan sonra kaçınılmaz olarak yönetmenliği sürdüren Kaan Müjdeci, Özcan Alper ve Safak Balcioglu gelmektedir. Ancak, Türk sinemasının kadın yönetmenleri arasında da son derece yetenekli isimler yer almaktadır.
1980'li yıllarda sinema sektörüne giriş yapan kadın yönetmenler, sektörün hep en az üretken ve önemli konulara ve kendi hayatından yana daha rahat filmler üretirken, günümüzde kadın yönetmenler de dahil olmak üzere, Türk sinemasının içerisinde toplumsal ve siyasal konulara yaklaşımları seyirci tarafından dikkatle izleniyor. Türk sinemasında kadın yönetmenlere yönelik birlikte yapılan çalışmalar da olumlu bir gelişme gösteriyor. İşte bu makalede, Türk sinemalarında kadın yönetmenler tarafından üretilen eserlerden bahsedeceğiz.
Kadın Yönetmenlerin Eserleri
1- Kutluğ Ataman, Başka Dilde Aşk (1999)
Kutluğ Ataman, Türk sinemasının en önemli yönetmenleri arasında yer alır. Yeni Türkiye'nin toplumsal, kültürel ve kimlik çatışmalarını konu alan Başka Dilde Aşk isimli filminde Ataman, psikiyatri hastanesinde tedavi gören bir kadının hayat hikayesini işlemiştir. Türkiye'nin toplumsal problemlerini, bu karakter üzerinden anlatmaktadır.
2- Semih Kaplanoglu, Yumurta (2007)
Türk sinemasında kişisel, duygusal ve evrensel konuları çok başarılı bir şekilde işleyen bir yönetmen olan Semih Kaplanoglu, Yumurta isimli filminde iki kız kardeş arasındaki ilişkiyi anlatmaktadır. Hayatın sahip olduğu boşluk ve yalnızlığı temel alan Yumurta, ülkemiz genç neslinin iletişimsizliğini anlatan bir başyapıt olarak göze çarpmaktadır.
3- Nisan Akman, Umudun Adı: Osmanlı (2021)
Nisan Akman, Türk sineması tarihinde kadın yönetmenler arasındaki en yeni isimlerden biri. Ancak kısa bir zamanda Umudun Adı: Osmanlı isimli filmi ile kendisini göstermeyi başardı. Filmin konusu, Istanbul'un işgal edildiği zorlu günlerde Osmanlı İmparatorluğu'nun özverili mücadelelerini anlatmaktadır. Filmde yer alan kadın figürleri ve savaşın insan yaşamındaki etkisini anlatan yapıt, Nisan Akman'ın başarısının bir örneği olarak gösterilebilir.
4- Pelin Esmer, Tepenin Ardı (2012)
Pelin Esmer, yaşam deneyimlerini dikkate alarak, insanlar arasındaki ilişkileri ve insanların hayatındaki kimi zorlukları anlatmaktan hoşlanır. Tepenin Ardı isimli filminde de yönetmen, bir tepe kırsalındaki insanların hayatlarına odaklanmış ve iki çocuğun hayatta kalma mücadelesini anlatmıştır. Esmer'in filmlerinde barış, evlilik ve baba olma gibi temel değerler sıkça işlenmektedir.
5- Yesim Ustaoglu, Yolcu (2017)
Ülkemiz gençlerinin içinde bulunduğu hayat koşulları, aile, eğitim, iş ve sevgi ilişkilerini seyirciye sunmak isteyen Yesim Ustaoglu, Yolcu adlı filminde, bir roman yazarının hayatını anlatmaktadır. Bazen cinsiyet, kimlik, nesiller arası ilişkiler, eşitlik, aile ilişkileri, yapılan tercihler ve entelektüel meseleler, Ustaoglu'nun filmlerinde sıkça işlenen unsurlardır.
Türk sinemasında kadın yönetmenler, uzun yıllardır ülkemiz sinemasının en önemli isimlerinden biri olarak kabul edilmiştir. Yapılan araştırmalar kadın yönetmenlerin sayısının sürekli olarak yükseldiğini ve Emin Alper, Tolga Karaçelik, Semih Kaplanoğlu gibi ünlü yönetmenlerin de bu alanda örnek aldıkları yapıtların ortaya çıktığını gösteriyor. Bu sayede Türk sineması ne kadar üretken olduğuna tanıklık ediyoruz.