Başarılı Kurgusal Romanlardan Yüzyılın En İyisi Üzerine Bir İnceleme

Adı : Başarılı Kurgusal Romanlardan Yüzyılın En İyisi Üzerine Bir İnceleme

Başarılı kurgusal romanlar pek çok edebi başyapıt içerisinde yer almaktadır. Ancak, yüzyılın en iyi kurgusal romanı kavramı herkesin üzerinde mutabık kaldığı bir konu değildir. Belki de bu kavramın en güçlü yanı, okurların zevklerine ve kişisel tercihlerine bağlı olmasıdır. Tüm bu faktörlere rağmen, yüzyılın en iyi kurgusal romanı olarak kabul edilen bazı başyapıtların hangi özellikleri barındırdığına değinmek yararlı olabilir.
Bir romanın yüzyılın en iyi kurgusal romanı olarak anılabilmesi için öncelikle belli bir etki uyandırması gereklidir. Bu etki, romanın okuyucuları sarsarak kırılan bir kalp veya dile getirilemeyen bir acı şeklinde belirgin hale gelebilmektedir. Kurgusal romanların okuyucularını etkilemesinin en büyük sebeplerinden biri, onlara tarifsiz maceralar, duygusal açıdan yoğun karakterler veya hiç tanık olmadığımız gerçeküstü dünyalar sunmasıdır.
1932 yılında yayımlanan John Steinbeck'in Fareler ve İnsanlar adlı romanı, yüzyılın en iyi kurgusal romanları arasında sıklıkla geçer. Bu başyapıt, Amerika Birleşik Devletleri'nin toprak altı aşklarının hikâyesini anlatırken, dostluk, yalnızlık, hayatta kalma ve insanın doğası gibi temaları ele almaktadır. Romanın en önemli karakterlerinden biri, iddiasız ve zayıf karakterli Orta Batı'daki migrant güreşçi George Milton'dır. George, kısa boylu ve güçlü arkadaşı Lennie Small'a bakmaktadır. Lennie'nin düşük bir zeka seviyesi vardır ama fiziksel güçleri son derece fazladır. Romanın ilk sayfalarında, Lennie'nin içinde bulunduğu bir olay, romanın amacını doğru şekilde anlamamızı sağlar. George ve Lennie, birlikte çiftliklerde iş aramaya başlayacaklardır. Ancak, Lennie'nin zeki olmaması ve büyük bir işitme duyusu kaybı yaşaması sebebiyle başına türlü dertler açacaktır. Steinbeck, Lennie'nin zayıf karakterini ve George'un ona bakmak için verdiği mücadeleyi harika bir şekilde yansıtmıştır. Romanın sonu, okuyucuya keskin bir acı hissi verirken, karakterlerin yaşantılarını hepimizin anlayabileceği kadar yalın bir şekilde anlatmıştır.
Yüzyılın en iyi kurgusal romanlarına örnek teşkil eden bir diğer başyapıt, sıra dışı hayal gücü ve ayrıksı tarzıyla usta yazar Gabriel Garcia Marquez'in 1985 yılında yayımladığı Yüzyıllık Yalnızlık adlı romanıdır. Roman, Latin Amerika'nın bir kasabasında geçmektedir ve soluk kesen bir hikâye anlatmaktadır. Bu hikâye, kahramanları ve kasabalıların ihtişamlı ve trajik hikâyelerini ele alarak tarih ve kişisel hayatı keşfetmektedir. Marquez, bu romanında gerçekliği kurgusal karakterleriyle buluşturarak gerçeküstü bir atmosfer yaratmıştır. Romanın kahramanları Gerçekçilik, Bölücülük, Dünyevilik, Hırslılık ve Bir Umut gibi insanın zayıflıklarını ve duygularını yansıtan isimlerdir. Bu karakterler, okuyuculara kendilerinden bir şeyler bulmaları için her türlü kapıyı açarlar. Marquez'in bu romanı, yüzyılın en iyi kurgusal romanlarını tanımlayan belirgin bir özelliktir.
Sonuç olarak, yüzyılın en iyi kurgusal romanı kavramı, edebi dünyada belki de en tartışmalı meselelerden biridir. Ancak, John Steinbeck'in Fareler ve İnsanlar adlı romanı, Gabriel Garcia Marquez'in Yüzyıllık Yalnızlık adlı romanı gibi başyapıtlar, bu tartışmaların yönünü bazı özellikleriyle belirleyen evrensel yapıtlar olarak kabul edilirler. Bu romanlar, okurlarına muhteşem bir deneyim yaşatmak için benzersiz kişilikler, zengin hikâyeler ve yaratıcı dünyalar sunarlar.