I’m Not Stiller – Max Frisch Stiller

Max Frisch’in başyapıtlarından biri olan “I’m Not Stiller” (Ben Stiller Değilim), 20. yüzyıl edebiyatının en önemli romanlarından biri olarak kabul edilir. Roman, bir kimlik kargaşası hikâyesini anlatır ve karakterlerin gerçek ve hayal dünyaları arasındaki sınırları delerek kişisel özgürlük arayışlarını işler.Romanın ana karakteri, kendini tanıtmayan ve hiçbir şey hatırlamayan bir adamdır. İsviçre hapishanesinde tutulur ve kimliği hakkındaki sorulara yanıt veremez. Cezaevinde başka bir mahkum olan Stiller’e benzeyen adam, kendini Stiller olarak tanıtır ve cezaevinden kaçar. Ancak, Stiller’in gerçek kimliği ve onun kendi geçmişi ile ilgili sakladığı sırlar, aslında kaçanın kim olduğunu belirleyecektir.Roman, Frisch’in Kafkaesk tarzının bir örneği olarak görülür. İçsel kargaşayı ve yabancılaşmayı ele alan kitap, kişisel kimliğimiz ve toplumsal normlar arasındaki çatışmalara odaklanır. Frisch, okuyucuyu karmaşık bir yolculuğa çıkarır ve sonunda kendi kimliğimizin arayışına iten bir anlatı sunar.