Engellilik ve Sosyal İçerme

Adı : Engellilik ve Sosyal İçerme

Engellilik ve sosyal içerme, toplumun her bireyinin eşit ve adil bir şekilde katılımını mümkün kılan bir olgudur. Engelli bireylerin toplumda var olması, düşünce ve yaşam dünyalarının kabul edilmesi ve toplumun genelinde katılımcı bir anlayışın yerleşmesi önemli bir konudur. Bu yazıda, engellilik ve sosyal içerme kavramları, önemleri ve örneklerle birlikte ele alınmaktadır.

Engellilik nedir?

Engellilik, bireylerin normalde yapabileceği bazı fonksiyonları yapamadığı, bununla birlikte toplumsal hayatta da kısıtlamalar yaşadığı bir durumdur. Bu durum, doğuştan gelen bir sağlık sorunu olabileceği gibi sonradan da kazanılabilmektedir. Engellilik, bireylerin günlük hayatta yürüme, konuşma, görme, işitme gibi fonksiyonlarını kısıtlayabildiği gibi zihinsel gelişim, öğrenme, davranış bozuklukları gibi durumlarda da ortaya çıkabilmektedir.

Sosyal İçerme Nedir?

Sosyal içerme, tüm bireylerin toplumsal hayata eşit ve adil bir şekilde katılımını mümkün kılmaktadır. Bu, engelli bireylerin de topluma entegrasyonunu sağlamak adına önemlidir. Bireylerin aile, arkadaşlık, eğitim, iş, medya ve kültür faaliyetlerinde etkin bir şekilde yer alabilmesi, toplumsal yaşama aktif bir şekilde katılabilmesi için sosyal içerme önemlidir.

Engellilik ve Sosyal İçerme Arasındaki İlişki

Engelli bireylerin sosyal hayatta tam katılımı ve kabulü, onların hayat kalitesini arttıracak ve toplumun daha sosyal olarak duyarlı bir hale gelmesine katkı sağlayacaktır. Engellilerin toplumsal hayatta varlığı, toplumsal yönelişini, düşüncelerini, ihtiyaçlarını, dileklerini anlama açısından önemlidir.

Örnekler

1. Eşit fırsatlar sağlamak : Engelli bireyler için okul, iş ve diğer sosyal alanlarda eşit fırsatlar sağlamak. Engelli bireylerin temel yaşam ihtiyaçlarına erişimlerinin sağlanması, eğitim, sağlık hizmetleri gibi alanlarda erişimlerine özellikle dikkat edilmeli.

2. Farkındalık oluşturma: Engelli bireyler hakkında bilinç, farkındalık ve eğitim çalışmaları yapılarak, toplumda engelliler hakkındaki olumsuz algıların değişmesi ve bireylerin engellileri kabul etmesi hedeflenmeli.

3. Adaletsiz Muamele: Engelli bireylerin toplumda yabancılaştırılması veya olumsuz etiketlerle damgalanmaları, sosyal içerme anlayışına aykırıdır. Engelli bireylere karşı ayrımcı ve özelleştirilmiş tutumlar sergilenmemelidir.

4. Barriere-Free Technical Solutions: Engelli bireylerin toplumsal hayata aktif katılımının sağlanması için barriere-free teknik çözümler bulunmalıdır. Bu çözümler, yaşamsal alanlara erişimi mümkün hale getirecek sistemler ve tasarımlar olabilir.

Sık Sorulan Sorular

1. Engelliler, toplumsal hayatta nasıl kabul gösterir?

Öncelikle, engelli bireylerin toplumsal hayatta eşit haklara sahip oldukları kabul edilmelidir. Bireyler, onların yaşamlarını kolaylaştırabilecek anlayışlı davranışlar sergileyerek, engellilerin kendilerini toplumsal hayatta kabul görmüş hissetmelerini sağlayabilirler.

2. Engelliler, toplumsal hayatta yalnız hissederler mi?

Engellilik, bireylerin hayatlarında kısıtlanmış bir durum olabileceğinden, bazen engellilerin kendilerini yalnız hissetmeleri mümkündür. Ancak, toplumun daha anlayışlı, adil ve kabul edici hale gelmesiyle birlikte engelliler de toplumun bir parçası olarak hissetmeye başlarlar.

3. Engelliler, sosyal hayatta nasıl etkileşim kurabilirler?

Engelliler, toplumsal hayatın önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Engelliler, sosyal hayatta diğer bireylerle etkileşim kurarak, arkadaşlık ve iş ilişkileri kurabilirler. Engellilerin zihinsel, kültürel ve sosyal alanlardaki etkileşimi ve katılımı ile, onların sosyal izolasyondan kaçmaları ve toplumun daha katılımcı bir hale getirilmesi mümkündür."